Kanatlı Sektörü ve Piliç Eti Hakkında Önemli Bilgiler

Özellikle son günlerde kanatlı sektörü ve piliç eti ile ilgili çok sık haberler duymaktayız. Maalesef ki bu haberlerin büyük bir kısmı halk üzerinde endişeye neden olmaktadır. Çünkü konu ile alakası olmayan, konu ile ilgili bilgisi yetersiz olan, hem üretim hemde kesim aşamasını bilmeyen kişiler yorumlar yapmaktadır. Üzücü olan nokta şudur ki yapılan bu yorumların büyük çoğunluğu yanlış yorumlardır ve halkı gereksiz yere tedirgin etmektedir.

Kanatlı sektörü ve özellikle de piliç eti ile ilgili çok fazla sorular sorulmakta ve bu sorulara cevap verenler genellikle yetersiz bilgi düzeyine sahip olduğu için yanlış cevaplar vermektedir. Bu Türkiye’nin, Dünya ile yarışan ve Dünya standartlarının üzerinde üretim yapan en önemli sektörlerinden birisine ciddi darbe vurmaktadır. Yine bazı platformlarda yer alan ve kanatlı sektörünü karalama çabası içerisindeki kampanyalarda bu işin cabasıdır.

Gerçekleri ve doğruları öğrenmek isteyenlere en büyük tavsiyemiz bu işin içinde yer alan kişilerin bilgilerine ve söylediklerine itibar etmeleridir. Bu işin içerisinde yer alanlar ve üretimde aktif rol oynayanlar üretimin nasıl gerçekleştiğini, neler olup bittiğini herkesten iyi bilir. Bu nedenle üretimde yer alan birisi olarak en sık sorulan sorulara cevap vermeye çalışacağım.

Bu Tavuklar Nasıl 42 Günde Büyüyor?

Belki de birçok kişinin en çok merak ettiği soru budur. Bununla ilgili birçok platformda açıklamalar yaptık, durumu izah etmeye çalıştık. Kimisi inandı, kimisi saçma buldu. Fakat genetik iyileştirme çalışmaları, melezlemeler ve seleksiyon bunların hepsi gerçek…

Etlik piliç için ıslah çalışmaları çok uzun yıllar önce başladı. Dünya üzerinde yer alan ve yüksek et verimine sahip olan tavuk ırkları ile hızlı gelişme özelliğine sahip ırklar arasında çeşitli melezlemeler yapıldı. Bu melezlemeler ve çalışmalar yıllarca devam etti. Aynı zamanda melezlemeler ile beraber seleksiyonlarda yapıldı. Yani en iyi ırklar seçildi ve bu ırkların üremeleri sağlandı. En iyi ırklar arasında yapılan melezlemeler sonucunda ortaya çıkanların yine en iyi seçildi. Bunun neticesinde et verimi yüksek ve hızlı gelişen broiler adı verilen etçi tavuk ırkları elde edildi.

Tabi ki bu durumun yanında ortam şartları üzerinde iyileştirmeler yapıldı. Bu ırkların hangi koşullarda en iyi verime sahip oldukları belirlendi sıcaklık, havalandırma, nem gibi ortam şartları optimum düzeyde tutuldu. Yine besin ihtiyaçları da en iyi şekilde karşılandı. Bunun sonucunda günümüzde bu verim değerleri elde edildi. Her geçen zamanda bu daha fazla gelişecektir.

Piliçlere Hormon Veriliyor Mu?

Etlik piliçlerde hormon kullanımı söz konusu değildir. Kısa süre içerisinde bu kadar iyi bir gelişme kaydeden ve aynı zamanda oldukça ekonomik olan bir üretimde hormon kullanımı söz konusu olamaz. Etlik piliçlerde gelişimi hızlandıracak bir hormon söz konusu değildir. Eğer bu söz konusu olsaydı bile hem uygulanması açısından hem de maliyeti açısından uygulanması mümkün olmazdı. Hormonlar oldukça pahalıdır ve kanatlı sektöründe kullanılması demek maliyetlerin onlarca katına çıkması demektir. Bunu Dünya’nın hiçbir yerinde göremezsiniz. Aynı zamanda milyonlarca pilicin yer aldığı entegre tesislerde tüm piliçlere tek tek bu uygulamanın yapılması da mümkün değildir.

Bu konuyu fazla uzatıp kafa karıştırmak istemiyorum. Türkiye’de ve Dünya’da kanatlı eti üretimde hormon kullanımı söz konusu değildir. Hem yasal olarak, hem ekonomik olarak, hem de uygulanabilirlik olarak kullanılması da söz konusu olamaz.

Antibiyotik Kullanılıyor Mu?

Türkiye’de kanatlı sektöründe antibiyotik kullanımı ile ilgili düzenlemeler AB mevzuatları ile uyumludur. Yani yemlere katkı maddesi olarak veya büyüme faktörü olarak antibiyotik katılması söz konusu değildir. Tüm canlılarda olduğu kanatlılarda da gerekli hastalık durumlarında antibiyotik kullanımı söz konusu olabilmektedir. Bu antibiyotikler veteriner hekim reçetesi ile kullanılmaktadır ve en önemlisi yasal kalıntı süreleri dikkate alınmaktadır.

Dediğimiz gibi büyütme amaçlı antibiyotik kullanımı söz konusu değildir. Sadece hastalık durumlarında, gerekli görüldüğünde antibiyotik kullanımı olabilmektedir. Bu durumda da antibiyotiklerin yasal kalıntı sürelerine dikkat edilmektedir. Bununla ilgili kontrollerde sürekli ve düzenli olarak yapılmaktadır. Antibiyotik kalıntısı anlamında belki de en sağlıklı gıda piliç etidir.

Tavuklar GDO’lu Mu?

İlk soruda bahsettiğimiz gibi etlik piliçler doğal melezlemeler ile elde edilmiştir ve genetik bir değişikliğe sahip değildir. Doğal ırkların kendi aralarında birleştirilmesi ile ortaya çıkmışlardır. Bu teknoloji ile gen teknolojisi tamamen birbirinden farklı olaylardır.

Yem olarak ise bazen Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından onaylanmış olan GDO’lu olarak adlandırılan yemler kullanılabilmektedir. Fakat burada halkımızın GDO’ya karşı da kırılması zor bir ön yargısı vardır. Bunu şu şekilde tamamlayabiliriz. Bugüne kadar yapılan binlerce bilimsel çalışmada GDO’lu yemler ile beslenen hayvanların dokularında, sıvılarında ve ürünlerinde GDO’lu DNA veya proteinlere rastlanmamıştır. Yani GDO’lu materyalin organizmaya geçişi söz konusu değildir.

Piliçler Kesilmediğinde 45 Günde Ölüyorlar Mı?

Bu tarz sorulara cevap vermek bile istemiyorum. Böyle birşey söz konusu değildir. Piliçler kesilmediği takdirde çok daha uzun süre yaşayabilir. Fakat en ekonomik kesim yaşları 40-42 günlük yaşlar olduğu için bu yaşlarda kesilmesi tercih edilmektedir.

Civcivler Yumurtadan 17 Günde Mi Çıkarlar?

Tavuklarda kuluçka süresi 21 gündür ve bu süre bazen 20-21 arasında değişmektedir. Fakat bu sürenin uzaması veya kısalması doğaya aykırı bir olaydır. Yani bir insanın hamilelik süresi aşağı yukarı belliyse civcivlerin yumurtadan çıkış süresi de bu şekildedir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu